FAALİYETLER

Çağdaş şehirlerde ve güvenli konutlarda yaşamanın bir insanlık hakkı olduğu gerçeğinden hareketle;

 


  • Ucuz arsa sağlayarak üzerinde imar planları yapmak, alt ve üstyapı projeleri ile birlikte kooperatiflere devretmek,
  • Kooperatifler tarafından yaptırılan bina inşaatlarının teknik denetimlerini yapmak, 
  • İdari, mali ve hukuki konularda kooperatifleri denetlemek,
  • Kooperatifçilik konusunda eğitici kurs ve seminerler düzenlemek,
  • Toplu yerleşim projelerinde ortak kullanıma yönelik teknik ve sosyal altyapı tesislerini kooperatifler adına yapmak veya yaptırmak,
  • Yapı kooperatiflerine alt ve üst yapı için kredi temin etmek.


  • Merkez Birliğimiz TÜRKKONUT, Türkiye'de konut kooperatifçiliğinin bireysellikten kurtarılarak yasalara uygun bir biçimde yürütülmesinin sağlamıştır. Türkiye'de ve dünyada gelişen teknolojiyi takip ederek, konut kooperatifçiliğine kazandırılmasında önemli görevler üstlenmiştir.

    TÜRKKONUT projeleri uluslararası kuruluşlar tarafından yakından takip edilmekte ve büyük övgü, ilgi ve destek görmektedir.

    Nitekim 13-14 Haziran 1996 tarihinde İstanbul'da gerçekleşen Uluslararası Habitata-II Kent Zirvesi Konferansına katılan yaklaşık 500 proje içinde en iyi 40 proje arasına giren Çayyolu-II Uydukent projesi Türkiye'den seçilen tek proje olmuştur. Bu özelliği nedeniyle Birleşmiş Milletler İnsan Yerleşimleri Merkezince ödüllendirilmiş olup bu merkez tarafından sürekli izlenmektedir.



ULUSAL
Konut Politikalarını Yönlendirme Çalışmaları

TÜRKKONUT kurulduğu günden bugüne kadar konut politikalarının yönlendirilmesine ilişkin görüşlerini başta Cumhurbaşkanlığı olmak üzere Devletin tüm kurumlarına, siyasi partilere, belediyelere, üniversitelere, sicil toplum örgütlerine yazılı olarak bildirmiş; ayrıca panel ve açık oturumlarda, resmi ve özel ziyaret ve toplantılarda ilgilileri bilgilendirmeyi bir görev bildirmiştir. Öncelikle ülkemizin önemli problemlerinden biri olan gecekonduların ıslah edilmesine yönelik projelerin geliştirilmesi ve ülke genelindeki bir milyon konut açığının kapatılması yönünde önerilerde bulunmuş ve uygulama çalışmalarının takipçisi olmuştur.

  
Merkez Birliğimiz kuruluşundan bu yana konut politikalarının yönlendirilmesi çerçevesinde bilgi birikimi ve görüşlerini Cumhurbaşkanlığı başta olmak üzere devletin tüm kurumlarına, siyasi partilere, belediyelere, sivil toplum örgütlerine gerek yazılı olarak, gerekse panel ve açık oturumlar aracılığıyla iletmektedir.

  
Vergi Kanunlarında ve Kooperatif Kanununda yapılması öngörülen değişikliklerde, Toplu Konut Projelerinin Sosyal Altyapı Çalışmalarında, deprem sonrası ortaya çıkan geçici iskan sorunlarının çözümü konusunda, Toplu Konut İdaresi çalışma ve uygulamaları ile yapı, denetim şirketlerinin kuruluşlarını düzenleyen kanun, kredilendirme ve mevzuattaki görüşlerini ilgili tüm birimlere ve kamuoyuna aktarmış, uygulama ve düzenlemelerde etkin rol oynamıştır.

TÜRKKONUT, gelecekte de toplumun büyük bir kesimini ilgilendiren konut edinme konusundaki yasa ve mevzuat çalışmalarında üstlendiği bu önemli rolü sürdürmek karar ve azmi içerisindedir.

Son yıllarda giderek gelişen Yapı Kooperatifleri için tecrübeli ve mevzuata hakim eleman açığının kapatılabilmesi için TÜRKKONUT, T.C. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Teşkilatlandırma Genel Müdürlüğü'ne bu konuda eleman yetiştirmek amacıyla orta öğretimden sonra en az iki yıl süreyle eğitim verecek KOOPERATİFÇİLİK MESLEK YÜKSEKOKULLARI açılması konusunda öneride bulunmuştur. Bu sayede işsizliğin hat safhaya yükseldiği ülkemizde yeni bir iş kolu oluşturarak istihdam imkanı yaratılması, ayrıca kooperatif sektörüne bilimsel bir formasyon kazandırılması amaçlandırılmıştır.

Merkez Birlik olarak Teşkilatlandırma çalışmaları kapsamında kooperatifleri yakından ilgilendiren konularda düzenli olarak toplantılar, seminerler ve konferanslar düzenlenmektedir.Bu etkinliklerin başında, "Tek Düzen Muhasebe Sistemi", "Kooperatiflerin Hukuki Sorumlulukları", "Kredi Düzenlemeleri", "Teknik Sorunlar", "Belediyelerle İlişkiler", "İdari Düzenlemeler" gelmektedir.

Bu toplantılarda uzman konuşmacıların katılımcıları aydınlatmalarına olanak sağlamıştır.  

 

 

 

Denetleme ve Eğitim Çalışmaları

1163 Sayılı Kooperatifler Kanunun 06.10.1998 tarih, 3476 Sayılı Kanunla değişik 75'inci maddesi "Kooperatif Merkez birlikleri, Kendisine bağlı Birlik ve Kooperatifleri denetler ve bunların eğitim ve öğretim ihtiyaçlarını karşılar....", aynı Kanunun 91'inci maddesi de "İlgili Bakanlık; Kooperatif Üst kuruluşlarını, ilgili müesseseleri ve bağımsız denetim kuruluşlarını denetleme işleri için görevlendirilebilir...." amir hükümleriyle, Merkez Birliği tarafından hazırlanan ve T.C. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın 24.06.1988 tarih ve 11.034/1.0-13159 Sayılı oluru ile yürürlüğe giren Teftiş Kurulu Yönetmeliği hükümleri doğrultusunda oluşturulan TÜRKKONUT Teftiş Kurulunca, bağlı kooperatiflerin Bakanlık adına teftiş ve denetleme işlemleri sürdürülmektedir.

Teftiş ve denetim işlemlerinde, Merkez Birliğe bağlı tüm Kooperatif ortaklarının hak ve menfaatlerinin korunması amaçlanmış, ülkemizde yapı kooperatifçiliğinin amatörce yürütüldüğü de düşünüldüğünde, mevcut kanun ve ana sözleşme hükümleri doğrultusunda kooperatiflerin denetimlerinin eğitim amaçlı yapılarak, hata ve eksikliklerin en az düzeye indirilmesi hedeflenmiştir.

Teşkilatlandırma Çalışmaları

İstanbul, İzmir, Kütahya, Manisa ve Ankara'da hizmet veren 12 birlik ve 1521 kooperatifle konut politikasında önemli rol oynamaktadır.

Merkez Birliğimiz, kooperatifleri yakından ilgilendiren konularda toplantı, seminer ve konferanslar düzenlemektedir.

Tüm yönleri ile konut ve inşaat sektörünün sorunları ve bunların çözüm yolları hakkında Hükümet Temsilcileri, Kamu Kurum ve Kuruluşları ve Sivil toplum örgütlerine, düzenlediği sempozyumlarla çalışmalarını ve bilgi birikimlerini aktarmak, İmar Planı yapımına ait esaslara dair yönetmelik çalışmaları yapmak asli görevlerindedir.

Teknik Çalışmalar

Türkiye'nin çeşitli illerinde uygulanmak üzere 1985 yılında başlatılan konut seferberliği ile buğün, 190.000 konutun anahtar ve tapusunu teslim etmenin haklı gururunu yaşayan TÜRKKONUT, yeni UYDUKENTLER kurulması amaç ve gayreti ile hedefine doğru sağlam ve kararlı adımlarla devam etmektedir.

Ankara Batıkent'le, Çayyolu-I ve Çayyolu-II, Eryaman, Temelli, İzmir, İstanbul ve diğer illerde onbinlerce konut üretimini gerçekleştirerek ortaklarına tapularına teslim edilen 190.000 konutun teknoloji ile mühendislik hizmetlerinine bakıldığında çok yönlü araştırmalarda ülkemizde yaşam şartlarına uygun , modern projeler geliştirerek azami tasarrufla daha yüksek kalitede yapı oluşturulması gerçekleştirilmiştir.,

1999 yılında yaşanan ve binlerce vatandaşımızın yaşamını yitirdiği deprem felaketi; yerleşim alanlarının seçimininde gözetilmesi gerektiği halde yeterince önemsenmeyen zemin etüdlerine esas Jeolojik ve Jeoteknik etüdler ile deprem risk analizi çalışmalarının ne denli önemli bir unsur olduğunu acı bir şekilde ortaya koymuştur.

TÜRKKONUT tarafından gerçekleştirilen toplu konut projeleri kapsamında söz konusu zemin etüt çalışmalarına gerekli özenin gösterilmesi sonucu; TÜRKKONUT'A BAĞLI KOOPERATİFLERE AİT TÜRKİYE GENELİNDEKİ KONUTLARDA HERHANGİ BİR CAN VE MAL KAYBINA RASTLANMAMIŞTIR.

Deprem yönetmeliğinin zorunlu kıldığı kıstaslar da gözetilmek suretiyle hazırlanmış olan projelerin, bir kez daha gözden geçirilmesi, uygulama ile proje arasındaki uyumun sağlanması, kullanılan malzemelerin arazide ve laboratuvar ortamında teste tabi tutulması gibi bir dizi denetim süzgecinden geçen imalatlar dış etkenlerden de ayrıca korunmaktadır.

Şantiyelere sevk edilen taze betondan alınan numune üzerinde önce slump testi yapılmakta. Akışkanlığı yani su muhtevası standardın üzerinde olan betonun dökümüne izin verilmemekte ve gelen malzemeler geri çevrilmektedir.

Ayrıca küp kalıplara alınan dört adet numunenin bir tanesi 7 günlük diğeri 28 günlük olgunluğa eriştiğinde pres altında kırılarak basınç mukavemetleri test edilmektedir. Geri kalan 2 numune ise "şahit" olarak saklanmaktadır.

Bu şekilde sürdürülen laboratuvar çalışmalarının yanı sıra beton test çekici ve ultrasound cihazları ile daha önce dökülmüş olan betonlar da bizzat yerinde test edilebilmektedir.

Şantiyelere sevk edilen demirlerden numuneler alınarak çok kısa sürede tamamlanan deney sonuçlarına göre malzemelerin boşaltılmasına veya araçtan indirilmeden satıcısına iade edilmesine karar verilmektedir.

Demir Laboratuvarlarında, özellikle ithal edilen veya özel haddehanelerde hurda malzemeden üretilen betonarme demirlerinin bir kısmı çekme, akma ve kopma mukavemetlerinin TSE tarafından belirlenen değerleri taşımadığı tespit edilmiş ve kullanılmasına izin verilmemiştir.

Tatbikat projelerinin kıstasları içerisinde; yeşilliğin artırılması ve korunması, hava kirliliğinin önlenmesi, yaya yolları, açık ve kapalı spor alanları, sosyal kültürel faaliyetlerin yürütülebileceği amfi tiyatro, açık hava platformları, haberleşme ve eğitim tesisleri, doğalgaz kullanımı, sağlık tesisleri, kreş, özürlüler ve yaşlılar koruma evi, ibadet alanları, sosyal çevre bağlantıları, yangın tehlikesi tedbirlerinin alınması, trafik arterlerini rahatlatıcı tedbirlerin ilgili kurum, kuruluş ve bağlantılı Bakanlıklarla koordineli olarak sağlanması gibi ana kriterler içerisinde uygulamaya konulmasına son derece önem verilmektedir.

Kredi Kaynakları

TÜRKKONUT olarak hükümetlere arz edilen ve uzun zamandan beri kangren halinde devam eden; öncelikle konut üst yapılarının inşası, seneler sonra genel alt yapı ve çevre düzenlemelerinin gecikmeli yapılmaları sonucu planlı bölgelerin adeta gecekondu görünümünü içerdiği; bu hususların ortadan kaldırılabilmesi için konutların yapımında eş zamanlı olarak genel altyapı, sosyal alt yapı, çevre düzeninin yapılmasına yönelik 55. Hükümetçe Z/13 Kararnamesi çıkarılarak; "Başbakanlık onayı ile S.S. Yapı Kooperatifleri Merkez Birliği olarak teşkilatlanmış ve aynı mahalde en az 3000 konut projelendirilen ve üreten kuruluşlara; çevre düzenlemesi, genel altyapı tesislerinin desteklenmesi amacı ile Türkiye Halk Bankası'nca esnaf ve sanatkârlara verilen işletme kredilerine uygulanan faiz oranı üzerinden en az 5 yıl vade ile kredi verilmesi sağlanmıştır.

İlk defa TÜRKKONUT tarafından uygulanması yapılan Z/13 Kararnamesi kapsamındaki bu kredi Çayyolu-II Uydukent Projesinde kullanılarak, konut inşaatları ile birlikte genel altyapı, sosyal altyapı ve çevre düzenlenmesi eş zamanlı olarak bitirilmiştir.

Bu şekilde sağlanan kredi uygulaması sonucu elde edilen yararları şöyle sıralayabiliriz.

Bugüne kadar Hükümetler, Belediyeler, Kamu Kurum ve Kuruluşları tarafından altyapı yatırımları için yapılan tüm harcamaların bu Kararnamenin uygulamaya konulmasından sonra Devlet / Vatandaş ile bütünleşerek insanlarımızın kendi oturacağı konutun yapımına sağlamış olduğu maddi katkının yanı sıra, ikamet edeceği Uydukentlerin; "Kanal, Yağmur suyu, İçme suyu, Doğal gaz, Telekom, Elektrik, Yolların yapımı" gibi Genel altyapısı, "Kanal, Yağmur suyu, İçme suyu, Doğalgaz, Telekom, Elektrik, Yolların Yapımı" Sosyal Alt Yapısı, "Eğitim Kurumları olan Cami, Hastane, Sağlık Ocağı, Kreş, Spor Tesisleri" gibi Çevre Düzenlemesi, "Park, Bahçeler, Rekreasyon Alanları" gibi önemli tesisler de vatandaşlarımızın katılımı ile gerçekleştirilmiştir.

Türkiye'ye yeni kentler kazandırmak için yoluna devam eden TÜRKKONUT, okulu olmayan bu sektöre, yeni kadroların yetiştirilmesi ve yetişmiş insan gücü yaratan bir kaynak haline gelmiştir; bu görev TÜRKKONUT'a bir "Okul" olma özelliği kazandırmıştır.

TÜRKKONUT, bugünkü güçlü yapısını sağlam bir biçimde teşkilatlanmış birliklerle daha da güçlenmektedir. Her biri kendi faaliyet alanlarında sağlıklı kooperatif örgütlenmeleri kurmuş ve üye kooperatiflerini en iyi şekilde temsil ederek, kooperatif ortağından Merkez Birlik Genel Başkanına kadar güvene dostluğa ve işbirliğine dayalı sağlam bir zincirin oluşmasına katkıda bulunmuşlardır.

Ülke genelinde özellikle büyük şehirlerde giderek artan açığın kapatılmasını ve kooperatif yaklaşımı ile kurulan örgütlerin aktif olarak devreye sokulmasını sağlamak üzere kooperatiflerin bir çatı altında toplanmasına öncülük yapan TÜRKKONUT 1985 yılından bu yana geçen 24 yıl içinde 230.000'i aşan üye sayısıyla ve Türkiye'nin dört bir yanına yayılan çağdaş nitelikli konutlarda yaşama mutluluğuna erişmiş geniş camiasıyla büyük bir aile görünümündedir.

TÜRKKONUT Merkez Birliği, üst birlikler ve tüm kooperatifler, katılımcı ve demokratik karar mekanizmalarıyla işlenmektedir.

Ankaranın Kentsel Gelişimi

Ankara Büyükşehir Belediye hudutları ve gelişme sahaları üzerinde Belediyece yapılan imar planları, şehrin artan nüfusu karşısında arz edilen arsaların yeterli olmaması üzerine, Bayındırlık Bakanlığı Ankara Bayındırlık Müdürlüğü tarafından Ankara İli ve Metropolitan Alanı Genel Gelişim şeması çalışmaları yapılmıştır. 1/200.000'lik bu çalışmalar rapor haline getirilerek 19.01.1995 tarihinde onaylanmıştır.

1. Tarihçe

Ankara'nın kuruluş tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Dönüm noktası, 23 Nisan 1920'de TBMM'nin açılışıdır. 13 Ekim 1923'de Başkent ilan edilmesi ile kentin tüm karakteri değişmiştir. Bu sırada nüfus 20.000 iken, hızla artmaya başlamıştır. Nüfusun artması ile Ankara'nın imarına da önem verilmeye başlanmıştır. 1927'de eski ve yeni kentler için Heussler'e plan hazırlatılmış, ancak bu planın bugünkü Sıhhiye civarını kapsayan kısmı kullanılmıştır.

1928 yılında "Ankara İmar Müdürlüğü" kurulmuş ve şehir imar planı için sınırlı bir yarışma açılarak Prof. Hermann JANSEN tarafından 50 yılı içeren bir süreyi kapsayan imar planı yapılmıştır. 50'nci yıl içinde Ankara nüfusunun 250.000-300.000 olacağı düşünülmüş, ancak Ankara'ya göçün hızlanması nedeniyle tahmin edilen nüfus kısa sürede aşılarak bu plan 1939 yılından itibaren işlevini kaybetmiştir. İkinci plan, 1957 yılında Nihat YÜCEL ve Raşit UYBADIN tarafından hazırlatılmıştır. Ancak, bu planın da büyük bir kısmı uygulanmadan kıymetini kaybetmiştir. 1970'li yıllarda plan konusundaki boşluğu doldurmak üzere Ankara Metropolitan Alanı Nazım Plan Bürosu çalışmalara başlamıştır. 1/5000 ölçekli 1990 Ankara Nazım Planı 1981 yılında tasdik edilerek uygulamaya geçmiştir. Ayrıca 1981 yılında Ankara Ulaşım Ana Planı ve Raylı Toplu Taşıma Sistem de esas alınarak çalışmalara başlamışsa da "2015 Ankara Genel Gelişme Teması" olarak 1986'da protokole bağlanan şema, proje niteliğinde değildir.

2. Coğrafi Konum

Ankara kent çevresi kuzey, doğu ve güneyde tepe ve dağ ile çevrilidir. Başucu açık ve at nalı şeklindedir. Bu dağ ve tepe sıralar arasında, güney, kuzey ve doğuya açılan vadiler ve onları takip eden ovalar mevcuttur. Doğu - Batı istikametinde, batıda devam eden Engürü Ovası, kuzeyde Etlik Tepeleri (1050 mt) doğuda Hüseyin Gazi Dağları (1415 mt), ve güneyde de Dikmen civarındaki Çal Dağı Tepesi (1300 mt) Ankara çanağının sınırlarını oluşturulur. Engürü Ovasının en alçak yeri 835 mt ve ortalama deniz seviyesinden 890 mt yüksekliktedir. Kentin kuzey ve kuzey-doğusunda Çubuk Ovası bulunur. Kentin hakim rüzgarları buradan gelir. Güneyde ise Gölbaşı Su Havzası (Eymir ve Mogan Gölleri) vardır.

3. Nüfus Özellikleri

Ankara, Başkent olmanın yanı sıra, kamu kesiminin yoğun yer seçimi nedeni ile nüfus yapısı bakımından memur iş gücünün ekseriyette olduğu bir yapıya sahiptir. Kent 1927- 1975 arasında sürekli bir büyüme göstermiş. 1980'den itibaren kısmen de olsa nüfus artış hızında azalma eğilimi başlamıştır. Ankara Metropolitan alanda nüfus büyüme hızı, il büyüme hızından daha yüksek olmuştur.

4. Ekonomik Yapı

İl içinde tarımda çalışmalar olmakla birlikte, sanayide yığılmalar ülke ortalamasının altında kalmıştır. En büyük gelişme inşaat sektöründe olmuştur. En büyük artış, mali kurumlar, sigorta, taşınmaz mallara ait hizmetlerdir.

Kentte hizmet sektörü gelişmiştir. Sanayi, ikinci derecede yer alan sektörler arasındadır. Ancak artan nüfusun 2000'li yıllardan sonra yalnızca hizmet sektörü ile beslenemeyeceği meydandadır. Bu durumda imalat sanayi ve ticaret sektörlerinde de bir artma olduğu görülmektedir.

5. Ulaşım

KARAYOLU:Eskişehir, İstanbul, Çubuk, Kırıkkale ve Konya istikametlerinde beş ana çıkış bulunmaktadır.

DEMİRYOLU: Ankara Türkiye'nin doğusu ile batısı arasında önemli bir demiryolu kavşağıdır. Banliyö hatları, batıda Sincan, Etimesgut, doğuda Cebeci, Mamak ve Kayaş arasında çalışmaktadır.

HAVAYOLU: 10 milyon yıllık yolcu kapasitesine sahip Türkiye'nin iç/dış hatlarını bir arada bulunduran ilk havalimanı olan Esenboğa Havalimanı, çoğunluğu iç hatlarda olmak üzere yılda 8,5 milyonu aşkın yolcu taşımaktadır.

Ankara'ya 28 km. mesafede, 953 metre rakımda bulunan havalimanında 60 ve 45 metre eninde ve 3.750 metre uzunluğunda asfalt kaplama 2 adet uluslararası pist bulunmaktadır.

Ankara Esenboğa Havalimanı, iç hat yolcu istatistikleri bakımından 2011 itibariyle İstanbul'un ardından ikinci sıradadır.

Uluslararası Havacılık Teşkilatı'nın yaptığı sınıflandırmaya göre Kategori-II (CAT II) niteliğine sahip, her türlü meteorolojik koşulda uçak iniş - kalkışına müsait, 27 uçak kapasiteli bir havalimanıdır.

Terminal binasında 130 check-in kontuarı, dört adet CIP ve bir adet VIP salonu bulunuyor. Havalimanı ayrıca Yabancı Konuklar Köşkü ile Devlet Protokolüne de hizmet vermektedir.

Coğrafi Koordinatları 40°07`41"N, 32°59`42"E

Ankaranın İmar Durumu

Ankara'nın, Cumhuriyetin ilanından sonra değişik dönemlerde İmar Planları yapılmıştır. Fakat hepsi de hedef aldıkları tarihe ulaşamadan ömürlerini doldurmuşlardır.

Halen Ankara'da uygulanmakta olan plan, 1983 yılında tastik edilmiş olan 1/50.000 ölçekli “Ankara 1990 Nazım İmar Planı'dır.” 1990 yılına kadar tahmin edilen büyüme indekslerine göre yapılmış olan bu plan, daha çok mücavir alan için çözüm getirmektedir. Yapılan 2015 yılı Ankara Genel Gelişim Seması 1/100.000 ölçeğindedir.

İlk önce 1/200.000'lik paftalarda, Ulaşım, İl Sınırı, Mücavir Alan Sınırı, Belediye ve İlçe Sınırları işlenmiştir. Üretilen paftalar üzerinde; Orman Alanları, Yeşil Kuşak Alanları, Turizm Alanları, Sit Alanları, Yerleşme Alanları ve ayrıca Erozyon Alanları ile Kentin Ulaşım ve Su Kaynakları tespit edilmiştir.

1/25.000'lik I, II, III, Sınıf Tarım Arazileri, İl'in topografik özellikleri ve yerleşilebilir alanları tespit edilmiştir.

Kent İçi Ulaşım Ağı

Ankara'da Mevcut raylı ulaşım ağı 2 kısımdan oluşmaktadır: .

ANKARAY:

2015 yılı Ankara Kentsel Ulaşım Ana Planında yer alan ANKARAY, Hafif raylı sistem şeklinde 1996'da işletmeye açılmıştır.

Saatte ortalama 70 km. hızla 175,000 günlük yolcu taşıma kapasiteli Ankaray'ın Hat Uzunluğu 8,527 km. dir.

DİKİMEVİ - AŞTİ arasında 11 istasyon olarak planlanan ANKARAY'ın yapımına Ağustos 1992'de başlanmış ve 30 Ağustos 1996 tarihinde 33 araçlı (11 adet 3'lü dizi) olarak işletmeye açılmıştır.

ANKARA METROSU

2015 Ankara Kentsel Ulaşım Ana Planında yer alan Raylı Sistemler ağının birinci aşaması seçilen Kızılay-Batıkent Metro Hattının yapımına ise 29.03.1993 tarihinde başlanmıştır.

Kızılay'dan başlayarak Ulus - Yenimahalle - Demetevler - Ostim - Batıkent güzergâhında hizmet vermekte olan hattın toplam uzunluğu 14,661 metredir.

12 istasyonlu ve 108 araçlı (18 adet 6'lı dizi) sistem 28 Aralık 1997'de işletmeye açılmıştır.

Ankara Metro yolcu kapasitesi günlük 135.660 kişidir.

Ankara Metrosu (M2) Kızılay -Çayyolu-II

Yapım çalışmalarına 27.09.2002 tarihinde başlanan Kızılay-Çayyolu Metro Hattı Bina ve İnşaat çalışmaları üç aşamalı olup, toplam 16.590 metre hat ve 11 istasyondan oluşmaktadır.

Bu hattın birinci aşaması Söğütözü (AŞTİ) - Ümitköy, ikinci aşaması Söğütözü-Necatibey, üçüncü aşaması da Kızılay-Çayyolu-II arası inşaat tamamlama işleri olarak projelendirilmiştir.

Bina ve inşaat çalışmaları Nisan 2011 tarihine kadar Ankara Büyükşehir Belediyesi'nce yürütülmüş olup, kalan işlerin tamamlanması için Ulaştırma Bakanlığına 25.04.2011 tarihinde yapılan protokol ile devir edilmiştir.

Bu Metro Hattının tamamlanma süresi 730 gündür.

Ankara Metrosu (M3) Batıkent - Sincan/Törekent

Batıkent-Sincan/ Törekent arasında 15.360 metre hat ve 11 istasyon olarak projelendirilen hattın bina ve inşaat yapım çalışmalarına 19.02.2001 tarihinde başlanmıştır. Bu hat; İşletme halinde olan Kızılay-Batıkent Metrosunun devamı niteliğindedir. Ayrıca Batıkent-Sincan Metro hattı, Kızılay – Batıkent Metro Hattı üzerinden devam ederek, yapım çalışmaları devam eden Kızılay-Çayyolu Metrosu ile Çayyolu'na kadar kesintisiz ulaşım imkanı sunacaktır.

Bina ve inşaat çalışmaları Nisan 2011 tarihine kadar Ankara Büyükşehir Belediyesi'nce yapılmış ve kalan işlerin tamamlanması için Ulaştırma Bakanlığına 25.04.2011 tarihinde yapılan protokol ile devir edilmiştir. Bu hat 12.02.2014 tarihinde işletmeye alınmıştır.

Ankara Metrosu (M4) Tandoğan - Keçiören

Tandoğan-Keçiören arasında 10.582 metre hat ve 11 istasyon olarak projelendirilen hattın bina ve inşaat yapım çalışmalarına 15.07.2003 tarihinde başlanmıştır.

Keçiören- AKM istasyonları arasındaki 9.220 metre hat ve 9 istasyonu kapsayan kısmı 25.04.2011 tarihinde yapılan protokolle Ulaştırma Bakanlığına devredilmiştir.

EGO'ca Tandoğan-Keçiören arasında yapılması öngörülen hattın Ulaştırma Bakanlığınca AKM istasyonundan itibaren Tandoğan veya yeni yapılacak TCDD Hızlı Tren GAR'ına bağlanmasıyla ilgili proje çalışmaları devam etmektedir.

Keçiören metrosunun Tandoğan yerine tren garına bağlanması halinde AKM istasyonundan Kızılay-Batıkent Metrosuna, Maltepe istasyonundan da ANKARAY'a ücretsiz aktarma imkânı sağlanacaktır. Bu hat için ilgili Bakanlıkça 13.12.2011 tarihinde ihalesi, 02.02.2012 tarihinde sözleşmesi yapılarak çalışmalara başlanılmıştır. Bu Metro Hattının tamamlanma süresi ise 850 gündür.

Konut ve Yaşam

İLK ÇAĞLARDA BARINMA İHTİYACI ve KONUT KAVRAMININ DEĞİŞİM SÜRECİ

İnsanoğlu önceleri mağaraları ve ağaç kovuklarını sığınak olarak seçmiş, daha sonra bunları çeşitli şekillerde geliştirerek barınaklarda ve çadırlarda yaşamıştır. Göçebe yaşadığı için geçici barınaklarda konaklayan insanoğlu; yerleşik düzene geçtiğinde ilk barınaklar da nitelik değiştirmiştir.

Daha sonraki çağlara gelindiğinde yaşamı sürdürebilmek için avcılıkla uğraşan insanoğlu zamanla göçebelikten vazgeçmiş; daha yerleşik bir hayata geçmek üzere, bitki ve hayvanları evcilleştirip tarımla uğraşmaya başlamıştır. Böylece üretici insan kimliğine kavuşmuş bunun sonucunda da mağaraları ve ağaç kovuklarını terk edip sazlıklardan yaptığı basit evlere geçmiştir.

Tarımsal üretimin sulak alanlarda ve düz ovalarda yaygınlaşmaya başlamasıyla dağlardan aşağılara inen insan ovalara ilk yerleşim yerlerinin kurmuş. Yine de o günün korunma duygusuyla, tepeler veya insan eliyle oluşturulmuş dev höyükler üzerinde yerleşim yerleri kurup etrafını surlarla çevirerek dışa karşı korunaklı kalelerin oluşturulması, dağınık yerleşimi terk edip birlikte yaşama geçilmesine ve kalabalıklara yetecek biçimde daha geniş evlerin yapılmasına neden olmuştur.

Konut üretimi, aynı zamanda eğitim, sağlık, ticaret, dinlenme, kültür, ibadet mekanlarına da gereksinim yaratır. Bu da şehirleşme demektir.

İnsan geliştikçe konut ve şehir anlayışı da değişmiştir. Şehirlerin temel taşları olan konutlar ise ülkenin ekonomik, kültürel, tarihi, sosyal kimliklerinin ve gelişme süreçlerinin bir yansıması olmuştur.

Bugün, güvenli ve sağlam konut edinme hakkı vazgeçilmez bir gerekliliktir.

İnsanın en temel ihtiyaçlarından biri olan konut edinme hakkı 1948 tarihli "İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nde de yer alır. Beyannamenin 25. Maddesi konut hakkını en temel haklardan sayar.

Konutun insanlık tarihinde oynadığı koruyucu rol bugün de önemini korumaktadır. Konut ve kentleşme sorunları dün olduğu gibi bugün de dünyanın en önemli gündem maddelerinden biridir.

Birleşmiş Milletler İnsan Yerleşimleri Merkezinin (UN-HABITAT) temel ilkelerinden biri olan "Herkese Yeterli Konut" kavramı uluslararası düzeyde sürekli bir gündem maddesi olarak yerini korumaktadır.

Türkiyede Kooparatifçiliğin Doğuşu ve Gelişimi

Bu amaca yönelik ilk kooperatifçilik hareketi 1800'lü yılların sonlarında Mithat Paşa tarafından Memleket Sandıkları Nizamnamesi adı altında başlatılmıştır.

Ülkemizde de konut sektörünün gelişimi, 1930'lu yıllarda konut kooperatifçiliğinin ilk olarak ortaya çıkmasıyla ve göçmenlere yönelik konutların ve devlet lojmanlarının inşaatlarıyla başlar.

Bu gelişim, İkinci Dünya Savaşı sonrasında sosyo-ekonomik gelişmelere paralel olarak tarımda makineleşme ve sanayileşme hareketlerinin yardımıyla sürer.

1950'li yıllarda köyden kente göçe bağlı olarak kentleşme hareketleri büyük oranda artmıştır. Bu dönemde müstakil konutların yanı sıra yüksek katlı konut yapılarının inşaatları da başlamıştır.

Anayasamızın 57'nci maddesi Devlet, şehirlerin özelliklerini ve çevre şartlarını gözeten bir planlama çerçevesinde, konut ihtiyacını karşılayacak tedbirleri alır, ayrıca toplu konut teşebbüslerini destekler derken, yine Anayasanın 171'nci maddesinde Devlet milli ekonominin yararlarını dikkate alarak, öncelikle üretimin arttırılmasını ve tüketicinin korunmasını amaçlayan kooperatifçiliğin gelişmesini sağlayacak tedbirleri alır.

Ülkemizde nitelikli konut üretimini teşvik amacıyla 24.04.1969 tarihinde kabul edilerek 10.08.1969'da yürürlüğe giren 1163 sayılı kanun ile Türk Kooperatifçiliği müstakil bir yasa himayesine alınmıştır. Daha sonra 06.10.1988 tarihinde ihdas edilen 3476 sayılı kanunla revizyona uğramış, yapılan bu değişiklikler ve ek maddeler ile kısmen de olsa ihtiyaca cevap verir hale getirilmiştir.

1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu, Türk Kooperatifçiliğinin önünü açarak bu bağlamda ciddi gelişmelere ve kooperatiflerin Birlik ve Milli Birlik şeklinde örgütlenmelerine mesnet olmuştur.

Konut Kooperatifçiliğinin üst düzeyde teşkilatlanması konusunda Türkiye’de bugün 2 Merkez Birlik ve 1 Milli Birlik bulunmaktadır.

Hızla gelişen sanayileşme ve bu gelişime paralel olarak artan çevre kirliliğinin giderek insanlığın geleceğini tehlikeye sokmaktadır. Yeryüzündeki doğal güzellikleri tehdit eden ve özellikle kirlenmelerden kaynaklanan çevre sorunları, yirminci yüzyılın son çeyreğinden itibaren gündemdeki yerini korumaktadır.

Havası ve suyu kirlenmemiş, toprağı bozulmamış, gürültüden ve diğer kirliliklerden uzak, temiz, güzel, yeşil ve sağlıklı bir çevrede yaşamak, çağımız insanının en büyük isteği ve özlemi haline gelmiş, geleceğe huzurla bakabilmenin en büyük göstergesi olarak belirginleşmeye başlamıştır.



ULUSLARARASI

TÜRKKONUT projeleri uluslararası kuruluşlar tarafından yakından takip edilmekte ve büyük övgü, ilgi ve destek görmektedir.

Şöyle ki; 13-14 Haziran 1996 tarihinde İstanbul'da gerçekleşen Uluslararası Habitat-II Kent Zirvesi Konferansına katılan yaklaşık 500 proje içinde en iyi 40 proje arasına giren Çayyolu-II Uydukent Projemiz Türkiye'den seçilen tek proje olma özelliği nedeniyle "Birleşmiş Milletler İnsan Yerleşimleri Merkezi"nce ödüllendirilmiş olup, adı geçen Kuruluş tarafından sürekli olarak izlenmektedir.

TÜRKKONUT'un ilişki içinde olduğu bu Uluslararası kuruluşların bazıları;

  • Habitat International Coalition (Habitat Uluslararası Konut Birliği) [HIC]
  • Unites Nations Development Programs (Birleşmiş Milletler Kalkınma Programları Merkezi) [UNDP]
  • Unites Nations Center for Human Settlements(Birleşmiş Milletler İnsan Yerleşimleri Merkezi) [UNCHS]
  • International Union of Housing Finance Institutions(Uluslararası Konut Finans Enstitüsü) [IUHFI]
  • BİRLEŞMİŞ MİLLETLER İNSAN YERLEŞİMLERİ PROGRAMI (UN-HABİTAT)
  • BİRLEŞMİŞ MİLLETLER KALKINMA PROGRAMI MERKEZİ (UNDP)
  • BİRLEŞMİŞ MİLLETLER İNSAN YERLEŞİMLERİ MERKEZİ (UNCHS)
  • KONUT KOOPERATİFLERİ FEDERASYONU (CHF)
  • ULUSLARARASI KOOPERATİFLER BİRLİĞİ (ICA)
  • BİRLEŞMİŞ MİLLETLER AVRUPA EKONOMİK KOMİSYONU (UNECE)' dir.
  • Konut Gelişimine Kooperatif Sektörünün Katkıları Konulu Uluslararası Konferans

    Avrupa'nın çeşitli ülkelerinden 50 yabancı temsilci ile yurt içinden çok sayıda temsilcinin katıldığı B.M. İnsan Yerleşimleri Merkezi HABİTAT, Uluslararası Kooperatifçilik Birliği, B.M. Avrupa Ekonomik Komisyonu, TÜRKKONUT ve T.C. Başbakanlık Toplu Konut İdaresi ile birlikte organize edilerek 27-29 Haziran 2002 tarihinde Ankara'da gerçekleştirilen "Konut Gelişimine Kooperatif Sektörünün. Katkıları" konulu Uluslararası Konferansın ev sahipliğini Merkez Birliğimiz TÜRKKONUT üstlenmiştir.

    35 bildirinin sunulduğu konferans sonrası katılımcılara TÜRKKONUT tarafından yürütülen Çayyolu-Il ve Eryaman Projelerinin bizzat yerinde tanıtımları yapılmak üzere şantiyelerimiz gezdirilmiştir.